Haber Arşiv-2

Bioexpo 2019’da akademik araştırmalardan Ar-Ge’ye geçiş sürecini anlattık 
Nisan 2019
Araştırmadan Ar-Ge’ye

ocamız Prof. Dr. Y. Murat Elçin, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) himayesinde 18-19 Nisan 2019 tarihlerinde İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen “Güçlü Bir Biyoekonomiye Doğru: Biyoteknolojide Öncelikler ve İş Birlikleri Sempozyumu”nda bir davetli konuşma yaptı.

Sempozyumda, dünyada ve ülkemizde her yıl artış gösteren sağlık harcamalarının sürdürülebilir şekilde karşılanabilmesi için bilime ve biyoteknolojiye verilen önemin arttırılması, yatırımların çoğaltılması ve ürüne dönüşebilen Ar-Ge çalışmalarının gerçekleştirilmesinin gereği üzerinde duruldu.

“Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği” oturumunda “ElcinLab’dan Biovalda A.Ş.’ye Yolculuk: Türkiye’de Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Alanında İnovatif Gelişmeler” konulu davetli bir konuşma yapan Prof. Dr. Y. Murat Elçin, geçen yıl 25. Kuruluş yıldönümünü kutladığımız ElçinLab’ın gelişimini ve bu birikim ile Türkiye’nin dışa bağımlılığını azaltma ve rekabet edebilir inovatif Ar-Ge ürünleri geliştirme hedefiyle kurmuş olduğu Biovalda Sağlık Teknolojileri A.Ş. (www.biovalda.com.tr)’nin hikayesini ve akademik araştırmalardan Ar-Ge’ye geçiş süreci anlattı. Konuşmada, Biovalda A.Ş.’nin patentli iki farklı rejeneratif biyomalzeme prototipi hakkında bilgi de verildi.

Daha fazla bilgi:

Biovalda Sağlık Teknolojileri A.Ş. 
Bioexpo 2019 
Konuşma hakkında bilgi

 “Onur”, “Bilim”, “Hizmet”, “Araştırma Teşvik” ve “Teknoloji Teşvik” kategorilerindeki ödüller, 19 Aralık 2018 Çarşamba günü saat 17:00’de ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen tören ile sahiplerine takdim edildi.

Tüm ElçinLab üyeleri olarak hocamız Prof. Dr. Y. Murat Elçin’i bu önemli başarısından dolayı kutluyoruz.

Daha fazla bilgi:
ODTÜ Prof. Dr. Mustafa N. Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı websitesi: http://parlar.org.tr/

Rejeneratif biyogreftler alanında önemli buluş 
Kasım 2018

çevrimsel tıp bakış açısı

lçinLab üyelerinin içinde yer aldıkları Ar-Ge ekibinin geliştirmiş olduğu “Trombositten zengin plazma kaynaklı biyomalzeme ve üretim yöntemi” başlıklı patent başvurusu, iki yıl süren incelemenin sonunda 20 yıl süreli incelemeli patent olarak 22 Ekim 2018 tarihinde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edildi. Buluş, A61K 35/14, C12N 5/0644 ve A61L 27/00 olmak üzere üç tasnif sınıfında yer almakta.

Patentlenen rejeneratif biyomalzemeler/biyogreftler alanındaki buluşun kişisel tıp yaklaşımı olarak veya off-the-shelf olarak çeşitli rejeneratif cerrahi uygulamalarda kullanılma potansiyeli bulunmakta.

Patent başvurusunu Ankara Üniversitesi Teknokenti’nde faaliyet gösteren Biovalda Sağlık Teknolojileri A.Ş.’nin yapmış olduğu buluşun ticarileştirilmesi konusunda çalışmalara başlandı.

ElçinLab üyelerinin içinde yer aldıkları Ar-Ge ekibini kutluyoruz.

Daha fazla bilgi için:
Türk Patent ve Marka Kurumu; “Trombositten Zengin Plazma Kaynaklı Biyomalzeme ve Üretim Yöntemi” (Tescil Numarası 2016/07980; Tescil Tarihi 2018/10/22)

Bir ilk daha: İnsan pluripotent kök hücre ECM’sinin rejeneratif kullanım potansiyeli araştırılıyor  
Kök ve somatik hücre kültürü ECM’si inceleniyor

Temmuz 2018

nkara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü “Kimya (Biyokimya) Doktora Programı” öğrencisi Mahmut PARMAKSIZ, "Hücre Kültürü-Temelli Ekstraselüler Matriksin Doğal Niş ve Doku Mühendisliği İskelesinde Biyomimetik Bileşen Olarak Etkinliğinin Karşılaştırmalı Olarak İncelenmesi” konulu Doktora Tez çalışmasını Prof. Dr. Y. Murat Elçin’in danışmanlığında 4 Temmuz 2018 tarihinde başarı ile tamamladı.

ElçinLab üyesi mezunumuzu kutluyoruz.

Daha fazla bilgi:
Doku mühendisliği biyoiskelelerinin uygulandıkları doğal hücre dışı ortama (ECM) benzemeleri başarının anahtarıdır. Ancak, günümüzde kullanılan biyoiskele üretim yöntemleri doğal ECM’nin zengin ve eşsiz biyoaktif içeriğini yeterince iyi şekilde taklit edememekte. Bu sınırlamayı aşmak amacıyla, doğrudan kültürü yapılan hücrelerin ürettikleri ECM’nin izole edilerek biyoiskelelerde ve/veya diğer rejeneratif yaklaşımlarda kullanılması düşüncesi yakın zamanlarda gündeme gelmiştir. Diğer yandan, hücre kültürü ECM’sinin tanımlanması ve üretim optimizasyonuyla ilgili olarak literatürde önemli eksiklikler bulunmaktadır.

ElçinLab’da yürütülen bu kapsamlı tez çalışmasında; ilk önce her biri farklı potansiyele sahip olan, insan somatik, insan multipotent ve insan pluripotent hücre kültürlerinden ECM eldesine yönelik deselülerizasyon protokolleri optimize edildi. Elde edilen farklı tipteki hücre-temelli ECM’lerin biyoaktif içerikleri karşılaştırmalı olarak incelendi ve hücre potensi ile ECM ilişkisine katkı sağlayacak önemli bulgulara ulaşıldı. Çalışmanın ileri aşamalarında, iki-boyutlu ECM kaplı kültür kaplarında ve elektroeğirme yöntemiyle oluşturulan üç-boyutlu kompozit biyomimetik yapılar üzerinde somatik insan hücrelerinin davranışları kapsamlı olarak ele alındı. Elde edilen bulgular, tanımlanan hücre kültürü ECM’lerinin, uzun yıllardır kullanılmakta olan Matrijel veya jelatin gibi kültür kabı zemini kaplama materyallerine alternatif olma ve farklılaşma/yeniden modelleme çalışmalarında kullanılma potansiyeline dikkat çekiyor.

Bu çalışma ile, insan pluripotent kök hücrelerinden ECM’lerin eldesi, karakterizasyonu ve üç-boyutlu biyomimetik doku iskelesi geliştirilmesine yönelik olarak kullanımı “ilk defa” rapor edilmiş oluyor .

Her üç organizasyonda da üniversite öğrencilerimizin kök hücreler ve rejeneratif tıp konularına olan ilgileri gerek katılımcı sayısı ile, gerekse sorulan soruların niteliği ile dikkat çekiciydi.

Hocamızın vermiş olduğu konferanslar şunlardır:

ODTÜ Kimya Topluluğu tarafından 16-17 Aralık 2017 tarihlerinde düzenlenen “4. Biyokimya Konferansı”nda “Kişisel Tıp Teknolojilerindeki Gelişmeler: Kök Hücrelerle Doku Mühendisliği, 3D Biyobasım ve Çipte Organ Sistemleri” konulu konferans,

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Bilimsel Araştırma Topluluğu (HÜTBAT) tarafından 6 Ocak 2018 tarihinde düzenlenen "Immortality" temalı sempozyumda “Yaşlanmaya Karşı Doku/Organ Mühendisliği?” konulu konferans,

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Genetik, Nörobilim ve Medikal Teknoloji Topluluğu (GENMET) tarafından 13 Ocak 2018 tarihinde düzenlenen “Medikal Teknoloji Sempozyumu”nda ise “Yapay Organ Mühendisliği ve Rejeneratif Tıp” konulu konferans.

Araştırmalardan zaman buldukça bilgilendirmelerimizi sürdüreceğiz.

 nkara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü “Temel Biyoteknoloji Doktora Programı” öğrencisi Arın DOĞAN, "Mikroyerçekim biyoreaktöründe adipoz kök hücrelerden kardiyak hücrelerin üretilmesi” konulu Doktora Tez çalışmasını Prof. Dr. Y. Murat Elçin’in danışmanlığında 27 Aralık 2017 tarihinde başarı ile tamamladı (1).

Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü “Disiplinlerarası Kök Hücre ve Yenileyici Tıp Yüksek Lisans Programı” öğrencisi Fatma Betül AYANOĞLU, “Mezenkimal kök hücrelerin in vitro ortamda çoğaltılması ve farklılaştırılması sırasında standart referans genlerin stabilitesinin belirlenmesi” konulu Yüksek Lisans Tez çalışmasını Prof. Dr. A. Eser Elçin’in danışmanlığında 4 Ocak 2018 tarihinde “programın üçüncü tez çalışması” olarak başarı ile tamamladı (2).

ElçinLab üyesi mezunlarımızı kutluyoruz.

Daha fazla bilgi:

(1) İnsan adipoz kök hücrelerin klinik ve farmakolojik araştırma ve testlerde kullanılmak üzere, tekrarlanabilir bir üretim yöntemiyle kardiyak nesile kontrollü olarak farklılaştırılması rejeneratif tıp için önemli hedeflerden. Bu tez çalışmasında, bu hedefe yönelik olarak doğal elastin temelli elastik mikrotaşıyıcıların, farklılaştırma elemanı bileşimlerinin ve mikroyerçekim biyoreaktörü şartlarının kardiyak mikrodoku oluşumu üzerindeki etkileri araştırıldı. In-vitro mikrodoku modellerinin, yeni ilaç moleküllerinin geliştirilmesi, kardiyotoksisitenin incelenmesi, klinik-öncesi aşamada güvenlik ve etkinliğin in-vitro şartlarda değerlendirilmesi gibi önemli uygulama alanları bulunuyor.

(2) Mezenkimal kök hücreler (MKH), rejeneratif tıp araştırma ve uygulamalarında yaygın olarak kullanılan multipotent kök hücrelerden. MKH’lerin in-vitro şartlarda kendini yenileme, çoğalma ve farklılaşma süreçlerindeki gen ifadelenme düzeyleri yaygın olarak kantitatif eş-zamanlı polimeraz zincir reaksiyonu (qRT-PCR) yöntemi ile belirlenmekte. qRT-PCR yöntemi ile doğru ve güvenilir sonuçların elde edilebilmesi için gen ifadelenme seviyeleri referans (housekeeping) genler kullanılarak normalize edilmekte. Ancak, mevcut literatür MKH’lerin kültür ortamında çoğaltılması ve farklılaştırılması çalışmalarında ortak kabul gören bir referans gen bulunmadığını gösteriyor. Bu tez çalışması ile, MKH’ler için kararlı ve sabit düzeyde ifade edilebilen referans genler belirlenerek, bu alandaki önemli bir eksiklik giderilmiş oluyor.