Avrupa doku mühendisliği ve rejeneratif tıp kongresine katıldık
Araştırmalarımızı uluslararası platformlarda paylaşıyoruz
sviçre’nin Davos kentinde, 26-30 Haziran 2017 tarihleri arasında düzenlenen Avrupa doku mühendisliği ve rejeneratif tıp kongresi’ne (TERMIS-EU 2017-European Chapter Meeting of the Tissue Engineering and Regenerative Medicine International Society 2017) grubumuz 7 adet bildiri ile katıldı.
ElçinLab üyelerinin sundukları bildiriler şunlardır:
Prof. Dr. Y. Murat Elçin, “Comparative evaluation of adipogenesis of adipose stem cells in microgravity and gravity culture conditions” (Subak GE, Elçin AE, Elçin YM)
Prof. Dr. A. Eser Elçin, “MicroRNA expression of osteogenically differentiated human adipose stem cells under hypoxic and normoxic culture conditions” (Elçin AE, Demirağ O, Elçin YM)
Dr. Şükran Şeker, “Encapsulation and osteogenic differentation of human periodontal ligament fibroblasts in PRP/hydroxyapatite microbeads” (Şeker Ş, Elçin AE, Elçin YM)
Özge Lalegül, “Development of novel electroactive biomaterials based on poly(aniline) nanotubes and poly(ε-caprolactone)” (Lalegül Ö, Elçin AE, Elçin YM)
Mahmut Parmaksız, “Development of decellularized somatic and multipotent cell culture-derived extracellular matrices for regenerative applications” (Parmaksiz M, Elçin AE, Elçin YM)
Arın Doğan, “Myocardial differentiation of human adipose stem cells on elastin surfaces” (Doğan A, Elçin AE, Elçin YM)
Hatice Ercan, “Assessment of injectable myocardial matrix derived from decellularized bovine cardiac tissue for mesenchymal stem cell culture” (Ercan H, Elçin AE, Elçin YM)
Stem Cell Reviews & Reports özel sayısı
Çipte organlar ve üç boyutlu-biyobasım…
Haziran 2017
kişisel tıp yaklaşımı
ök hücre alanının saygın dergilerinden “Stem Cell Reviews and Reports” (Springer Humana Press; ISSN: 1550-8943) Haziran 2017 özel sayısı misafir editörlüğünü ElçinLab ’dan Prof. Dr. Y. Murat Elçin üstlendi. Bu sayıda “Kişisel Tıp için Çipte Organlar ve Üç Boyutlu-Biyobasım Teknolojileri” konusuna yer veriliyor. Özel sayıda, alanın dünyada öne çıkan sekiz araştırma grubunun kanser taramasından, sağlıklı ve hastalıklı karaciğer, kalp, kornea, deri, kemik, bağırsak, beyin ve nöral sistem modellerine kadar geniş bir yelpazede çipte organ sistemlerini tartışan seçkin makalelerine yer veriliyor.
Deneysel hayvan modelleri, özellikle biyoteknolojide ve ilaç geliştirme çalışmalarında yaygın olarak kullanılan değerli araçlardan; ancak hayvan modellerinin insan fizyolojisini yeterince iyi temsil etmediği düşüncesi de yaygınlaşmakta. Mikrofizyolojik sistemler veya popüler adıyla “çipte organlar”, çeşitli hastalıkların, hastalıkların farklı aşamalarının, immünojenitenin, toksisitenin modellenmesi, klinik değerlendirme öncesi etkin ve güvenli ilaç adaylarının doğru ADME profillerinin geliştirilmesi potansiyelini taşıyor. Bu sistemler, ilaç geliştirme/hastalık modelleme, kişisel tıp, rejeneratif tıp ve kök hücre alanlarına bakışı değiştirebilir. ElçinLab’da çipte organlar ve üç boyutlu-biyobasım konularında araştırma projeleri ve tez çalışmaları sürmekte.
İlgili sayı için:
Special Issue: Organs-on-Chips & 3D–Bioprinting Technologies for Personalized Medicine. Stem Cell Reviews and Reports, 13(3): 319-443 (June 2017). https://link.springer.com/journal/12015/13/3/page/1
Editoryal için:
Elçin YM. Organs-on-Chips & 3D–Bioprinting Technologies for Personalized Medicine. Stem Cell Reviews and Reports, 13(3): 319-320 (June 2017). https://doi.org/10.1007/s12015-017-9744-2
BIOMED 2017
22. Uluslararası Biyomedikal Bilim ve Teknoloji Sempozyumu gerçekleştirildi.
Mayıs 2017
uluslararası kongre organizasyonu
iyomedikal bilim ve teknoloji alanının ülkemizde gelenekselleşmiş bu ana toplantısının başkanlığını Prof. Dr. Y. Murat Elçin, bilimsel organizasyonunu ElçinLab üstlendi.
12-14 Mayıs 2017 tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştirilen sempozyuma Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Derneği (Türkiye), European Society for Biomaterials (ESB) ve Biomaterials Network destek verdi. BIOMED 2017’nin ana temaları; Biyomalzemeler, Doku Mühendisliği, Rejeneratif Tıp, Nanobiyoteknoloji, Kişisel Tıp, Üç-Boyutlu Mikro Doku/Organ Modelleri, Biyoesinlenilmiş Malzemeler ve Üç-Boyutlu Doku/Organ Biyobasımı olarak seçildi. 280’in üzerinde bilim insanının takip ettiği BIOMED 2017’de ElçinLab üyeleri 1 ana konuşma, 7 adet sözlü bildiri, 5 adet posterli bildiri sundular.
Daha fazla bilgi:
BIOMED 2017’de alanlarında dünyaca tanınmış bilim insanları davetli konferanslar verdiler. Bunun yanısıra, toplantıda 50’si sözlü ve 185’i posterli olmak üzere 235 adet özgün bildiri sunuldu. Çok seçkin ana konuşmacılar arasında İsviçre AO Araştırma Enstitüsü’nden “2015 Marshall R. Urist Ödülü” sahibi Dr. Mauro Alini “İntervertebral Disk Rejenerasyonunda Kemoatraktan ve Kök Hücre Etkisi” konusunda, Kanada Laval Üniversitesi’nden Biyomalzeme ve Biyomühendislik alanında “Kanada Araştırma Kürsüsü” sahibi Prof. Dr. Diego Mantovani “Rejeneratif Tıp İçin Çok Hücre Tipi İçeren Üç-Boyutlu Hibrit Yapıların Geliştirilmesi” konusunda ve Güney Kore Chonbuk Ulusal Üniversitesi’nden halen TERMIS-Asya Pasifik Başkanı ve Dünya TERMIS seçilmiş başkanı olan Prof. Dr. Gilson Khang ise “Doku Mühendisliği ve Rejeneratif Tıp Ürünlerinin G.Kore ve Dünya’daki Güncel Durumu” konusunda konferanslar verdiler.
Kök hücrelerle üç-boyutlu biyobasım (3D-bioprinting) çalışmaları
Canlı doku üretiminin mikro-ölçekte kontrolü…
Kasım 2016
kişisel tıp yaklaşımı
ç-boyutlu biyobasım (3D-bioprinting), mimari ve bileşim unsurları belirlenen hedef doku veya organ taslaklarının laboratuvar ortamında, ilgili hücreler ve biyomürekkep kullanımıyla biyoyazıcıda basılması işlemi olarak tanımlanabilir. 3B-biyobasımda, 3B-basımdan (3D-printing) farklı olarak, canlı hücrelerin eş-zamanlı kullanımı söz konusu. Bu güncel teknolojiye dayalı araştırma ve Ar-Ge çalışmalarının doku mühendisliğinde 25 yıllık tecrübeye sahip ElçinLab‘da yürütülmesi önem taşıyor.
Daha fazla bilgi:
3B biyobasım teknolojisinin transplantasyon için ihtiyaç duyulan “kişiye özel” doku ve organların üretilmesi gibi önemli bir hedefi bulunuyor. Katman oluşturma yaklaşımının kullanıldığı, hedeflenen üretime uygun ölçeklendirmeye dayalı bu teknoloji ile, mikro-ölçekte dokuların yanısıra, sonradan biyoreaktörde biyomekanik olarak şartlandırılabilecek daha büyük canlı yapıların üretilmesi de mümkün. Yakın gelecekte ise, yüksek işlem hacimli 3B-biyobasılmış doku modellerinin araştırma, ilaç geliştirme ve toksikoloji çalışmalarında yaygınlaşması beklenebilir. Biyobasılmış doku modelleri, klinik değerlendirme öncesi etkin ve güvenli ilaç adaylarının doğru ADME profillerinin geliştirilmesine katkı sağlayabilir.
Kök hücre ve yenileyici tıp anabilim dalı
ilk mezunlarını verdi
Kök hücrelerin olağandışı şartlara metabolik cevapları araştırılıyor
Ağustos 2016
nkara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü “Disiplinlerarası Kök Hücre ve Yenileyici Tıp” Anabilim Dalı Yüksek Lisans Programı 12 Ağustos 2016 tarihinde ilk mezunlarını verdi.
Programın ilk mezunu Erdem SUBAK, “İnsan adipoz-kökenli mezenkimal kök hücrelerin mikroyerçekimi ve yerçekimi şartlarında adipojenik farklılaşmasının karşılaştırmalı olarak incelenmesi” konulu Yüksek Lisans Tez çalışmasını anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Y. Murat Elçin’in danışmanlığında tamamladı (1).
Programın ikinci mezunu Oya ÇELİKAĞ, “Hipoksik ve normoksik ortam şartlarında osteojenik nesile farklılaştırılmış insan adipoz kökenli mezenkimal kök hücrelerin gen/mikroRNA ifade profillerinin karşılaştırmalı analizi” konulu Yüksek Lisans Tez çalışmasını anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. A. Eser Elçin’in danışmanlığında tamamladı (2).
Tez çalışmalarını ElçinLab’da gerçekleştiren mezunlarımızı kutluyoruz.
Daha fazla bilgi:
(1) Yerçekimi değişimleri canlı metabolizmasında önemli değişiklikleri de beraberinde getirmektedir. Kök hücrelerin adipojenik mikro-yerçekimi şartlarında yağ doku oluşturma eğilimini ilgili gen ifade çözümlemeleri üzerinden araştıran bu tez çalışması, A.Ü. BAP tarafından desteklenmiştir (15L0216001). Mikro-yerçekimi ortamında yürütülecek hücre/doku kültürü araştırmalarının, uzun uzay yolculukları ile uzayda yaşam hayaline katkılar sağlaması beklenebilir. Bulguların, plastik cerrahide ihtiyaç duyulan doku kaynaklarına ulaşılmasına hizmet edebileceği öngörülmektedir.
(2) MikroRNA’ların hedef genleri susturmak veya etkinleştirmek suretiyle osteogenezi etkiledikleri bilinmekte ise de, hipoksi ortamında verdikleri cevabın mekanizması henüz açıklığa kavuşmamıştır. Kök hücrelerin normoksik ve hipoksik şartlar altında osteojenik nesile farklılaşması sürecinde rol alan mikroRNA’ların ifade profillerini inceleyen bu tez çalışması, A.Ü. BAP (15L0216002) tarafından desteklenmiştir. Bu araştırmada incelenen mikroRNA’ların kemik gelişiminde erken osteojenik aşamaya özgü belirteçler olarak kullanılma potansiyeli bulunmaktadır.
Nanoteknolojik biyomalzemeler alanında iki yeni yüksek lisans tezi tamamlandı
Hücre/doku-biyomalzeme arayüzü etkileşimleri araştırılıyor
Temmuz 2016
nkara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya (Biyokimya) Anabilim Dalı 11 Temmuz 2016 tarihinde yeni mezunlar verdi.
M. Taner VURAT, "Titanyum implant uygulamalarına yönelik osteojenik yüzey nanokaplamalarının geliştirilmesi” konulu Yüksek Lisans Tez çalışmasını Prof. Dr. Y. Murat Elçin’in danışmanlığında tamamladı (1).
Hande NALVURAN, “Biyomedikal uygulamalar için nanofibröz ipek fibroin/indirgenmiş grafen oksit iskelelerin üretilmesi” konulu Yüksek Lisans Tez çalışmasını Prof. Dr. Y. Murat Elçin’in danışmanlığında tamamladı (2).
Tez çalışmalarını ElçinLab’da gerçekleştiren mezunlarımızı kutluyoruz.
Daha fazla bilgi:
(1) Çağımızın ortopedik implantları seksen yıllık bir maziye sahip ise de, başta osseointegrasyon olmak üzere, özelliklerinin iyileştirilme çabaları sürmektedir. Bu tez çalışmasında, yaygın klinik kullanımı bulunan titanyum metal alaşımları için osteojenik ve biyouyumlu yeni kompozit nano-kaplamalar geliştirilmiştir. Poli(ε-kaprolakton), hidroksiapatit ve stronsiyum ranelat içeren nanofibröz kaplama teknolojisinin hücre canlılığı ve çoğalması için elverişli bir arayüzey oluşturduğu ve titanyum-temelli implantların işlevsel bağlantı özelliklerinin iyileştirilmesine hizmet edebileceği öngörülmektedir. 3-5 Haziran 2016 tarihinde düzenlenen Nano.TR-12 konferansında, ön veriler sözlü bildiri şeklinde bilim camiası ile paylaşılmıştır.
(2) Grafen ve türevleri, yeni gelişmekte olan nanoelektronik teknolojileri için umut taşımaktadır. İndirgenmiş grafen oksit (RGO) içeren nanokompozit malzemelerin, hücre sensörleri, mikroakışkan sistemler, doku mühendisliği vb. biyomedikal alanlarda uygulanabilmesi için, RGO’nun esneklik, biyouyumluluk vb. özelliklerinin geliştirilmesi önem taşımaktadır. Bu tez çalışması, RGO’nun Bombyx mori ipek böceği kozasından elde edilen ipek fibroin polimeri ile işlevsel nanokompozitinin geliştirilmesi konusundadır. Çalışmanın ön verileri, 3-5 Haziran 2016 tarihinde düzenlenen Nano.TR-12 konferansında sözlü bildiri şeklinde bilim camiası ile paylaşılmıştır.